18 Nisan 2010

La Femme Nikita (1990)



Luc Besson’ın başyapıtlarından biri olan La Femme Nikita bir eczane soygunu sırasında bir polis memurunu öldüren Nikita’nın unutulmaz hikayesini anlatıyor. Hükümet Nikita’ya verdiği idam cezasını ancak kendileri için çalışıp sistemin bir parçası olursa geri alacağını belirterek onu seçimi olmayan bir yola sürüklüyor ve Nikita hükümet adına çalışan eli silahlı bir tetikçi oluyor.






Sinema dünyasının en karakteristik eli silahlı kadınlarından olan Nikita’yı canlandıran isim Anne Parillaud rolünde son derece başarılı bir iş çıkarmış. Tam bir Luc Besson filmi diyebileceğimiz La Femme Nikita, yönetmenin tarzını birebir yansıtan filmlerinden. Film eli silahlı kadın hikayesiyle izleyiciye bir kahraman yaratmaktan çok bir kurban profili çiziyor. Çünkü sözkonusu eli silahlı kadın her ne kadar geçmişte bir suçlu olsa da içinde bulunduğu durumdan son derece rahatsız. Aklı başına gelmiş ve masumiyet arayışı içerisinde bir tablo çizerken kendisinden birisini öldürmesi bekleniyor ve bir türlü daha mutlu olacağını bildiği yaşam tarzına adapte olamıyor.



Nikita’nın içsel çelişkileri süredursun, hayatında birçok güzel şeyde oluyor aslında, fakat bu güzel şeylere alışması ve normal karşılar duruma gelmesi için büyük çaba sarf etmesi gerekiyor. Zira kendisi geçmişte başı beladan kurtulmayan, mutsuzluklarla örülü hayata sahip olan bir genç kızken şimdi bir erkek arkadaşı, evi ve normal insanlara ait zevkleri olan bir kadına dönüşmüştür. Dolayısıyla tüm bunları kaybetme korkusu her şeyin önüne geçiyor.



Filmin bir diğer ilgi çekici ayrıntısı, Temizlikçi lakaplı bir rolle hikayeye dahil olan Jean Reno’nun kanımca daha sonradan yönetmene Leon filmi ve karakteri için ilham veren bir rolü üstlenmesi. Hatta dikkatli izleyenler Jean Reno’nun performansında Leon’a ait bir iki küçük ayrıntıyı kaçırmayacaktır.

Filmin Fragmanı
Filmin IMDB Sayfası

0 yorum:

Yorum Gönder

Sende düşünceni paylaşmak ister misin?