12 Nisan 2010

Funny Games U.S. (2007)



Gerilim ve Korku türü filmlerden sanat filmi olmaz diyenler halt etmiş!!! Funny Games tamda bunu savunanların yüzüne tokat gibi gelecek türden bir film. Gerim gerim germesi bir yana, aynı zamanda düşündürüyor ve sizi psikolojik açmazlara sevkediyor. Tek kelimeyle cesur bir film.


Filmin başında mutlu bir tatil için göl kenarındaki evlerine gitmekte olan varlıklı denebilecek bir çekirdek ailenin eve ilk girişlerini görürüz. Ardından yan komşunun akrabası olduğunu söyleyen iki genç yumurta istemek için ailemizin kapısını çalarlar. ve ölümcül oyunlar bu noktadan sonra başlar.



Aynı anda hem bir istismar filmi, hem kanlı bir gerilim hem de ağır bir dram olmayı başaran Funny Games 1997 de ‘Piyanist’ filminin de yönetmeni olan Michael Heneke tarafından çekilmişti, 10 yıl sonra 2007′de senaryo neredeyse hiç değişmeden Heneke aynı filmin Amerikan versiyonunu neredeyse birebir çekti. Tek fark daha kaliteli oyuncular ve daha mükemmeliyetçi bir yaklaşımdı.



Heneke sahneleri öylesine uzun tutmuş ki izlerken olaylar neredeyse benliğinize işliyor. hele ki bir sahneyi hiç kesmeden tek planda neredeyse 10 dakikaya varacak bir uzunlukta bırakmış. Film boyunca son derece Cesur adımlar görüyoruz (Örneğin küçük bir çocuğun ölümü…) Tüm bu rahatsız edici atmosfer arasında izleyici ister istemez düşünüyor da. Çünkü bir dram söz konusu. Bir aile dramı… Özellikle Naomi Watts ve Tim Roth‘un anne baba performansları izlemeye değer. Ayrıca Michael Pitt ve Brady Corbet‘in de kötü adam rolünde onlardan aşağı kalır yanı yok. Heneke yer yer kötü adam karakterimizi direk olarak kameraya döndürerek seyirciyle konuşturarak izleyicinin daha da sinirlerini bozmuş. Evet doğru kelime bu, ’sinirlerini bozmuş’ çünkü ağır işleyen bu filmin başından sonuna sinirleriniz bozuluyor, çaresizliği iliklerinizde hissediyorsunuz ve buna rağmen filmin başından kalkamıyorsunuz. Hatta filmin sinir bozuculuğunu bir sahneyle örnekleyecek olursak; Sözkonusu sahnede Naomi Watts’ın canlandırdığı Ann karakteri bir anlık boşluktan yararlanarak kötü adamlarımızdan Paul’ü tüfekle vurur fakat hemen ardından diğer kötü adamımız evdeki televizyon kumandasını arar bulur ve geri sarar, evet evet yanlış okumadınız izlemekte olduğunuz filmi geri sarar ve Paul ölmemiş olur. Bu sahneden sonra Heneke’nin sinirlerinizi iyice altüst edeceğinin de farkına varmış olursunuz. Heneke’nin özel tercihiyle kötü adamlarımız da kötü tanımlamasına yakışmayacak derece de eli yüzü düzgün, nazik ve güven uyandıran tipte insanlardır.

Kısacası kötü adamlar aynen filmin ismindeki gibi film boyunca hem masum ailemizle hem de seyirciyle oyunlar oynayıp durur.

Filmin Resmi Web Sitesi
Filmin Fragmanı
Filmin IMDB Sayfası

0 yorum:

Yorum Gönder

Sende düşünceni paylaşmak ister misin?